İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

ULUSLARARASI İLİŞKİLERDE POST-MODERNİST TEORİ

 

Post-modernizm, iki farklı kelimenin birleşimi ile meydana getirilmiş ve bir uydurulmuş kelimedir. Modern dönemi simgeleyen modernizmden sonrası anlamına gelen bu kelime, modern dönemden günümüze kadar olan ve hala devam etmekte olan dönem için kullanılmaktadır. Farklı alanlarda kullanılan post-modernizm, uluslararası ilişkilerde de vardır.

 

Bazı post-modernist akademisyenler, uluslararası ilişkilerdeki farklı yaklaşımların uluslararası ilişkilerin kuramlaşmasında yeterli açıklamayı yapamadığına inanmaktadır. Bu sebeple, onlara göre bu farklı yaklaşımların getirdiği açıklamalar düzensizliğe ve yanlışlığa yol açmaktadır. Bununla birlikte, uluslararası ilişkilerdeki post-modernist yaklaşım pozitivizmin “mutlak gerçek” kavramını reddederek güç ve bilgi arasındaki ilişkiye odaklanır.

 

Post-modernizm, uluslararası ilişkiler çerçevesinde, dünyada nesnel gerçeklik olmadığını iddia eder. İnsanın içinde olduğu her durumu öznel (sübjektif) kabul eder.  

 

Esasen, uluslararası ilişkilerde post-modernizm devletler ötesi bir yaklaşımı benimsemektedir. Bu yaklaşım politika belirlenmesinde devlet-dışı aktörlerin ve toplumların rolünün önemine atıfta bulunmaktadır. Siyasal eylemde soyut kavramların önemli olmasına yaptığı vurgu sebebiyle bu açıdan uluslararası ilişkilerdeki konstrüktivist teoriye benzemektedir. Özellikle post-modernist yaklaşım uluslararası ilişkilerde yer alan klasik teorileri birçok noktada eleştirmektedir. Bunlardan biri klasik teorilerin kadınlar, çok uluslu şirketler, yoksul ülkeler ve sınıflar gibi birçok aktörü görmezden gelmesi ya da küçümsemesidir. Aynı şekilde devletlerin soyut varlıklar olmalarından yola çıkarak devletlerin- sanılanın aksine- ne merkeziyetçi ne de rasyonel olduklarını varsaymaktadır. Böylelikle, “milli menfaat” olarak kavramsallaştırılan şeyin aslında var olmadığını iddia etmektedir. Uluslararası ilişkilerde devletlerin irrasyonal olduklarını ve bunun bir sonucu olarak da dış politikanın tahmin edilemez olduğunu ortaya koyarak klasik teorilerden çok farklı bir yere konumlanırlar.

 

Post-modernistlerin klasik teorileri eleştirdikleri bir diğer nokta ise güç kavramı üzerinedir. Klasik teorilerin güç kavramını çok dar bir spektrumda ele aldıklarını ve güç kavramının somut sınırlara indirgendiğini iddia etmektedirler. Post-modernist yaklaşımı savunanlar, devletlerin uluslararası arenadaki etkinliklerinin azaldığını ve devletlerin diğer aktörlerle eşit bir konumda olduğunu savunurlar. Sosyal grupları ve bireyleri uluslararası ilişkilerdeki gerçek aktör olarak yorumlarlar. Klasik teorilerin iddia ettiğinin aksine, post-modernistler uluslararası ilişkileri -sayısız aktör ve tahmin edilemez karakteri sebebiyle- daha karmaşık bir yapıda görürler. Uluslararası ilişkilerin işleyişi onlara göre sadece güvenlik ikilemi ya da uluslararası rejimler gibi basite indirgenmiş “uluslararası ilişkiler kuralları”ndan ibaret değildir. Bu karmaşık sistemler kontrol edilemez ve öngörülemezdir. Bundan dolayı post-modernizm bir bilim olarak uluslararası ilişkilerin mantığını reddeder.

 

KAYNAKÇA

1- UKEssays. (November 2018). A Postmodernist View Of International Relations Politics Essay. Retrieved from https://www.ukessays.com/essays/politics/a-postmodernist-view-of-international-relations-politics-essay.php?vref=1

2- Danwanzam, A. Saleh, Y. (2019). Postmodernism in International Relations. SCHOLEDGE International Journal Of Multidisciplinary & Allied Studies, 06(10), link.thescholedge.org/1089