Ukrayna-Rusya sınırında tansiyon yeniden yükseldi. Rusya, bu yıl içinde ikinci kez Ukrayna sınırları boyunca geniş çaplı bir askeri seferberlik gerçekleştirdi. 175 bine kadar Rus askeri her an saldırmaya hazır.
Dün gece ABD , İsrail ve diğer birçok batı ülkesi vatandaşlarını ülkeden çıkmasını istedi. Rusya ise bunu Batı’nın kışkırtması olarak belirtiyor. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in ne planladığını tahmin etmek imkansız. ABD’li yetkililer ne düşündüğünü bilmediklerini söylüyorlar – “işgal etmek ya da işgal etmemek” kadar siyah-beyaz bir bekleyiş var. Rusya için 4 farklı senaryo mevcut.
Yumuşak senaryo: Rusya, NATO’nun genişlemesi konusunda Batı’dan tavizler almaya çalışmak için askeri yığınağı kullanıyor. Rusya’nın buradaki stratejik hedefi, Ukrayna’yı NATO ve Avrupa Birliği gibi örgütlerden uzak tutmaktır. Rusya’nın bu hedefe ulaşmasının en etkili yolu, doğu Ukrayna’daki çatışmayı “dondurmak” – yani büyük çatışmaların durması, ancak yerel çatışmaların son ermemesi anlamına geliyor. Bu, sınırdaki birlikleri gerçek işgalciler olarak değil, siyasi koz olarak kullanmak anlamına geliyor.
Sınırlı saldırı senaryosu: ABD ve Avrupa’nın kararlı olmadığını varsayarsak en gerçekleşebilecek senaryo, Moskova’nın ayrılıkçıların Donetsk ve Luhansk bölgelerindeki kazanımları konsolide edilmesidir. Bu bölgelere Rus askeri girip mevcut çatışmayı ayrılıkçıların lehine sonuçlandırmak. Bu, senaryoda büyük iletişim ve geçiş noktaları (Mariupol şehri ve limanı gibi) ve Luhansk elektrik santralinin ele geçirilmesini içerecektir. Bu, parça parça yapılabileceği gibi, böyle bir hareket, herhangi bir ateşkes kavramının tamamen terk edilmesini de gerektirecektir.
Kırım için daha agresif bir baskı: Şu anda, Rusya Federasyonu Kırım’a yalnızca Kerç Boğazı üzerinden yeni inşa edilmiş bir köprü ile bağlı. Ukrayna ayrıca Kırım’ın ana tatlı su kaynağını da engelledi. Rusya’yı kıyı boyunca Kırım’a bağlamak, Azak Denizi’ni bir Rus gölüne dönüştürürken, özellikle tatlı su ile ilgili olduğu için Rusya’nın bazı lojistik zorluklarını hafifletecektir. Ancak bu, büyük bir askeri gücün Donbass’ın ön hatları boyunca güçlü şekilde tahkim edilmiş mevzileri kırmasını ve Ukrayna’nın en büyük 10. şehri olan Mariupol’un tamamen ele geçirilmesini gerektirecektir.
En saldırgan senaryo: Moskova’nın güney Ukrayna’da imparatorluk zamanlarının Novorossiya bölgesinin kontrolünü yeniden kurmaya çalışmasını içerebilir. Bu, Rusya ile Kırım arasında bir kara köprüsü oluşturacak ve sonunda Rus işgali altındaki Transdinyester bölgesi Moldova ile bağlantı kuracaktır. Bu, Mariupol’ün yanı sıra Odesa’yı (Ukrayna’nın üçüncü büyük şehri) ele geçirmeye yetecek kadar Rus kuvvetlerinin geniş çaplı seferber edilmesini gerektirecektir. Başarılı olursa, bu Doğu Avrupa’daki jeopolitik ve güvenlik manzarasını II. Dünya Savaşı’ndan bu yana görülmemiş bir şekilde kökten değiştirecektir.
Tüm bu senaryolarda saldırgan Rusya, kurban ise Ukrayna. 2014 Rus işgalinden bu yana olduğu gibi. Rusya lideri Putin ile ABD’li mevkidaşı Biden arasında, Washington’un talebi üzerine bu akşam gerçekleşecek telefon görüşmesi bize son bir pazarlık ihtimalini ortaya koyuyor. Bu akşamdan çıkacak sonuç belki de ertesi gün atılan bir top mermisiyle duyulacak.
