İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Rusya, Sovyetlerin Çöküşünden Sonra Yeniden İnşa Etti.

Vladimir Putin, Rusya’yı dünya sahnesinde yeniden öne çıkarma hedefinin bir parçası olarak SSCB’nin dağılmasından sonra tükenmiş ve morali bozuk olan ülke güçlerini büyük ölçüde dönüştürdü.

1990’ların başında Sovyetler Birliği çöktüğünde, bir zamanlar kıtalar arası balistik füzeler üretmesiyle tanınan 52 Numaralı Tasarım Bürosu adlı seçkin bir askeri tedarikçi zor zamanlar geçirdi. Askeri harcamalar o kadar keskin bir şekilde düştü ki tesis, demiryolu tarife panoları gibi sivil ürünler yapmak zorunda kaldı.

Vladimir Putin’in iktidara gelmesinden bu yana geçen yirmi yıldan fazla bir süre içinde bu durum değişti. Bugün, Rusya’nın savaş kuvvetleri arasında büyük, iyi eğitimli bir asker sınıfı, hipersonik stratejik füzeler ve hayalet uçakları tespit edebilen uçaksavar füze sistemleri yer alıyor.

Başkan Putin Aralık 2020’de gazetecilere verdiği demeçte, “Durum tersine döndü. Rusya dünyanın en verimli ordularından birine sahip.” dedi. ABD ve NATO’nun önümüzdeki haftalarda gerçekleşebileceğini söylediği gibi, Ukrayna’nın sınırında 100.000’den fazla Rus askerinin birikmesi bir işgale yol açarsa, Ukrayna’nın karşı karşıya kalacağı yeni ordu bu.

Yenilenen ordu, Putin’in Sovyetlerin çöküşünün yarattığı aşağılayıcı durumdan geri dönme ve Rusya’yı dünya sahnesinde yeniden öne çıkarma çabalarında kritik bir araçtır. Moskova’nın Orta Doğu ve Afrika’da nüfuz sahibi olmasına ve Moskova’nın eski Sovyet cumhuriyetleri üzerindeki etki alanı olarak gördüğü alanda Kremlin’in egemenliğini sürdürmesine en büyük sebebidir.

Dünyadaki durumu tarif etmek gerekirse , Batı nüfusunu ekonomik , sosyal ve siyasi olarak, Çin ekonomik olarak, Rusya ise askeri olarak bir yayılmacı politika  seçmiş durumda. Bu da Putin’in ve Rusya’nın askeri olarak ne kadar önemli bir iş yaptığının en önemli göstergesi.

2000 yılında iktidara geldiğinde Putin’in devraldığı silahlı kuvvetler umutsuz, iflas etmiş ve yeterli donanıma sahip değildi.

2006’da Rus lider, 1996 ve 2000 yılları arasında tek bir yeni gemi inşa edilmediğini söyledi. Bu yıllarda birlikler sadece haritalar üzerinde askeri tatbikatlar yaptı, donanma asla rıhtımlardan ayrılmadı ve hava kuvvetleri asla uçamadı. Bu süreçte Putin, tümen sayısını azalttı ve üsleri yüzme havuzları, spor salonları, engelli kursları, atış poligonları ile donatmak da dahil olmak üzere, askere alınanlar ve profesyonel askerler için eğitimi iyileştirdi.

2008 yılında uygulamaya konulan bir plan kapsamında Rusya, Putin’in öncelikli hedef olarak belirlediği nükleer silahlar ve havacılık teknolojisine yatırımlar yaptı. Yükselen petrol fiyatlarından elde edilen gelirle desteklenen devlet kasasıyla, hizmet personeli için ödenek arttı ve askeri eğitim daha çok bilim ve teknolojiye odaklandı.

2018’de  Putin, dünyada muadili olmayan Avangard hipersonik stratejik füzesini açıkladı. Rusya’nın cephaneliğindeki diğer yeni silahlar arasında modernize edilmiş Tu-95MS stratejik füze taşıyan bombardıman uçakları; balistik roketlerle donanmış denizaltılar; ve S-400 uçaksavar füze sistemleri kamuoyuna duyurdu. Bu sayede Rusya’nın hayalet uçağı dahi tespit edebilecek ve 400 kilometre mesafedeki önlenen hedeflere füze fırlatabileceği bir hava kalkanına sahip oldu.

Moskova’nın savunma bütçesi ABD ve Çin’den çok daha düşük. Dünya Bankası verilerine göre 2020’de Rusya orduya 62 milyar dolar, ABD 778 milyar dolar ve Çin 252,3 milyar dolar harcadı. Resmi Rus verilerine göre, askeri harcamalar 2021’de Rusya federal bütçesinin %14,5’i ve gayri safi yurtiçi hasılanın %3’üydü. ABD savunma harcamaları, federal bütçenin yaklaşık %11’i ve GSYİH’nın %3,2’sidir.

Ayrıca Rusya, algılanan düşmanlara karşı siber savaş, propaganda ve siyasi baskı kullanarak daha geniş stratejisini geliştirdi. Son yıllarda, Rus devlet destekli bilgisayar korsanları, siber operasyonların Rusya’nın Batı ve müttefikleriyle karşı karşıya gelmesinde nasıl kilit bir plan haline geldiğini gösteren, giderek daha karmaşık ve daha da küstah bir dizi çevrimiçi saldırı başlattı.

Geçen ay 70’den fazla Ukrayna devlet kurumunun web sitelerini tahrif eden bir siber saldırı, Kiev’de Moskova’nın yıkıcı saldırılarla bir kara işgalini desteklemeyi planladığı yönündeki endişeleri artırdı. Moskova, saldırılarla ilgisi olduğunu ise her zamanki gibi reddetti.

Rus ordusu için en büyük sınav Ukrayna’da. Ukrayna’nın, Batılı güçler tarafından eğitilmiş ve iyi donatılmış, yaklaşık 260.000 kişilik bir ordusu var – bu, herhangi bir işgalci orduya yüksek bir bedel ödetebilecek bir güç. Her ne kadar savaş ihtimalini düşük görsem de olası bir savaş ciddi bir sınav olacak.