İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Putin : Bir Satranç Ustasının Hatalı Hamlesi

Bitmemiş , sonuçlanmamış bir savaş hakkında yorumlarda bulunmak çok da kolay değildir. Fakat şunu söyleyebiliriz ki satranç ustası olmasıyla ün salmış Putin yanlış bir hamle yaptı. Bu hamle belki de tüm 20 yıllık başarısını unutturacak.

İşgalden öncesini düşünürsek Putin , dünya kamuoyunda ciddi şekilde başarılı gözüktüğü söyleyebilir. Batı’nın ortak hareket edememesi , konjonktürel haklılık ve Batı’nın girdi , giriyor söylemlerine karşı yüksek gerilimi belli bir noktada tutması Putin’e olumlu açıdan yazıyordu.

Aslında ben dahil tüm siyaset bilimciler Rusya’nın Ukrayna’ya girmesini bekliyordu fakat bu denli tüm ülkeyi kapsayan bir işgal hepimiz için bir şok etkisi yarattı. Herkes Rusya’nın bugün veya yarın girmesini bekliyordu fakat tüm Ukrayna’ya değil Donbass-Donesk bölgesine girmesini bekliyordu. Tabii bir sabah ansızın topyekûn bir işgale kalkışınca Rusya , o karizmatik lider bir anda Hitler imitasyonuna dönüşüverdi.

Öncelikle şöyle başlamak gerekiyor ki aşırılık haklılığı ortadan kaldırır. Putin Kırım’ı ilhak ettikten sonra Ukrayna’nın iki bölgesinde ayrılıkçı güçleri destekliyordu. Desteklediği bölgeler onun teşvikiyle bağımsızlık ilan ettiler ve Rusya da hemen onların bağımsızlığını tanıdı. Buraya kadar bir sıkıntı yoktu. Çünkü o iki bölge halkının önemli bir bölümü Rusça konuşan, Rusya ile doğrudan gönül bağına bir halka sahipti.

Ukrayna ve Rusya dışındaki insanlar o noktaya kadar olanı hazmedemeseler bile kabule hazır görünüyorlardı. Fakat Putin orada durmadı, bir gece ansızın Ukrayna’ya havadan ve karadan askeri operasyon başlattı. Bütün ülkeyi istediğini hem sözlü hem de fiili olarak ilan etmiş oldu. İpin ucu orada koptu. Bir savaşı ordu kazanır ama halk tarafından kabul görmüyorsan başarılı olamazsın. Ukrayna içinde bırakın kabulü, bugün büyük bir nefret söz konusu.

İkinci olarak tarih herkes için dersler taşır fakat Putin, geçmişini unutup yakın geçmişteki Suriye, Karabağ , Kazakistan , Kırım ve Gürcistan gibi örnekler üzerinden hareket etti. Oysaki Soğuk Savaş döneminde yaşananlar bugünkü duruma çok benziyor. Rusya ne zaman Batı’yı zayıf görüp karşı jeopolitik hamleler yaptıysa, Batı o kadar kenetlenip Rusya’ya yüksek bedeller ödetmiştir.

Bu bağlamda Putin’in en büyük başarısızlığından biri de  günden güne ufalanan NATO birliğini yeniden diriltmesi olabilir .Putin resmen SWIFT , Kuzey Akımı 2  gibi tartışmalı konulardaki ayrışan Batı’yı tekrar bir araya getirmek zorunda bıraktı. Hem AB üyelerini hem de ABD ile AB’yi son yıllarda hiç olmadığı kadar birbirine yaklaştırdı. Putin Batı’yı diriltti, NATO ve AB’ye can suyu verdi.

Uluslararası hukuk haklının değil güçlünün kazandığı bir denklemdir. Uluslararası İlişkiler anarşisttir peki ya uluslararası kamuoyu ? NATO’nun taahhütlerine karşın yayılmacı bir politika ile Rusya’yı çerçeveleyişindeki haklılığının hıncını gücü yettiğinden Ukrayna üzerinden çıkarmak istemesi ortaya bir mazlum çıkardı. Bu durum da  dünyanın ezici çoğunluğuna Rusya’yı haksız, Ukrayna’yı haklı gösteriyor. İnsanlar ideolojilerinden bağımsız olarak Ukrayna’yı destekliyor.

Son olarak da halkların ne düşündüklerini , savaştan ne bekledikleri de savaşın belirleyicilerindendir. Ukrayna’da yapılan anketlere göre, Zelensksy’ye olan desteğin yüzde 93’e ulaştığını söylüyor. Ukrayna halkı meşru müdafaaya sahip çıkarken , Rusya halkı ise savaştan çok bugünden sonra ne olacağını düşünüyor. Bu da bu savaşı Rusya’nın değil Putin’in savaşına dönüştürdü.