Almanya genel seçimleri geldi çattı. 26 Eylül Pazar günü (bu hafta sonu) Almanya sandık başına gidiyor. Son anket sonuçlarına göre Scholz bir adım önde görünüyor.
Almanya 26 Ekim’de, Başbakan Merkel yerine yeni şansölyeyi seçmek için sandığa gidiyor. Trend Araştırmasının yaptığı son ankete göre Sosyal Demokrat Partisi (SPD) %27 ,Hıristiyan Demokratlar (CDU/CSU) %22 , Yeşiller Partisi %15 , Hür Demokratlar (FDP) %11 , Aşırı Sağ (AfD) %11 , Sol Parti %7 şeklinde sıralanıyor.
Bu anket sonuçları bize SPD’nin son bir ayda büyük bir atılıma geçtiğini, Yeşiller ve muhafazakar CDU/CSU’nun ise bu atılıma karşı, seçmeni kendi saflarında tutamadıklarını gösteriyor. Yeşillerin Mayıs ayında yüzde 26 ile ciddi bir çıkış yakalamışken, anketlere göre bugün yüzde 11 daha az tercih edilmesi aslında politikaları, vaatleri ve kamuoyundaki performansı ile seçmeni kendi kampında tutamayıp kaybettiğini gösteriyor.
Bu dönüşümün ana sebebi aslında belli: “Triell” olarak adlandırılan, Baerbock (Yeşiller), Laschet (CDU/CSU) ve Scholz (SPD) arasındaki televizyon tartışması. Hiç bir adayın gerçekten parladığını söylemeyiz ancak kişilikler açısından baktığımızda, SPD’nin neden anketlerde bu kadar yükseldiğini anlayabiliriz.
Laschet düşen anket sonuçları ile birlikte daha agresif bir izlenim vermesi , Baerbock ise tam tersi aşırı pasif kalması Scholz’ü rakiplerine göre öne çıkardı. Scholz , sakin tavırları ile hem seçim programını iyi ezberlediğini sürekli kanıtlamakta ısrarlı durdu hem de 16 yıldır Merkel’den alışılagelinen şansölye sükunetine bürünerek gecenin kazananı oldu.
Şu da var ki oyları yüzde 20 civarında olan partilerden hiçbiri ilk etapta ortak bir koalisyon içinde bir araya gelebilecekmiş gibi görünmüyor. Sadece iki partiden oluşan bir koalisyonun kurulacağını beklemek matematiksel olarak gerçekçi olmaz. Seçimler sadece mevcut siyasal düzenin bir tescili olacakmış gibi!
Açıkçası uzun müzakereler sonrasındaki beklentim SPD’nin ve Yeşiller’in, Almanya’nın sol partisi Die Linke ile hükümet koalisyonu kurması ve en az son 16 yıldır, bana kalırsa Federal Almanya kurulduğundan beri, hakiki merkezden çok daha solda duran bir hükümetin oluşması ve Scholz’ün Almanya’nın yeni şansölye olması .
Yeni şansölye kim olursa olsun 16 yıllık Merkel döneminin ardından kendini beğendirmesi çok da kolay değil. Merkel koltuğunu bırakıp giderken koyduğu çıta ile kendisinden sonraki yöneticilerin sırtlarına büyük bir yük bıraktı. “Merkel kadar iyi olmak”!
