Pakistan Başbakanı Imran Khan görevdeki en zor zamanlarını geçiriyor. Muhalefet partilerinin ittifakı ortaklaşa Başbakan aleyhine Ulusal Meclis Başkanına gensoru önergesi sundu.
Imran Khan, 2018’de iktidara gelmesinden bu yana en zorlu sınavı olmayı vaat eden ve ülkede yeni bir siyasi kargaşanın habercisi olabilecek bu süreçte, Cuma günü parlamentonun alt meclisinde bir gensoru önergesi ile karşı karşıya kalacak. İmran Khan’ın hükümetini kurtarmak için Pakistan Ulusal Meclisi’ndeki 172 milletvekilinin desteğine ihtiyacı var.
2018 yılında ordunun da desteğini alarak iktidara gelen Imran Khan , önceki sivil hükümetlerin aksine ordu ile sivil hükümet arasındaki dengeyi pandemi dönemine kadar iyi götürebildi. Ordu ve Servisler Arası İstihbarat seçimde ciddi şekilde Imran Khan lehine mesai yaptı. Bu sayede PTI (Imran Khan’ın partisi) 342 sandalyeli Ulusal Meclis’te 155 sandalye kazandı. Koalisyon ortakları ile 176 sandalyeye ile meclis çoğunluğunu elde ettiler.
Ordu ile Imran Khan arasında bu süreçte “hibrit” bir sistem uygulandı. Bu sistem ile ulusal yönetimdeki kararlar , dış politikadaki belirleyicilik , ABD-Taliban görüşmeleri hatta Covid-19 kararları ordunun görüş ve önerilerini göz ardı etmeden uygulanıyordu. Buna rağmen son iki yıl içinde, hükümetin popülaritesi azaldıkça “hibrit” düzenleme yıpranmaya başladı.
Yönetimde çok az liyakatli insana sahip olan ve partisi PTI’nin yolsuzluğu ayıklama sözünü tutmakla meşgul olan Imran Khan, ekonomik cephede bocaladı. Geçen ay, Uluslararası Para Fonu (IMF), ülkenin 2019’da güvence altına aldığı bir kurtarma paketinden 1 milyar doları piyasaya sürmesi de işe yaramadı. Pakistan, toplam 6 milyar dolarlık paketin şimdiden yarısını kullanmış oldu ancak gıda ve enerji fiyatlarında herhangi bir düşüş yaşanmadı.
Ordunun, hükümetin performansından memnun olmadığı ve düzende artık “tarafsız” hale geldiği yönünde spekülasyonlar yapılıyor. Bu sadece muhalefet partilerini değil, aynı zamanda iktidardaki PTI ve koalisyon ortakları partilerden tahmini 20 milletvekilini hükümeti devirme konusunda cesaretlendirdi. 15 civarında olduğu tahmin edilen hoşnutsuz PTI milletvekillerinin başında, Han’ın eski sırdaşı ve düşmana dönüşen finansörü Jehangir Tarin’in yer aldığına söyleniyor.
Hükümet, anayasaya göre meclis çoğunluğunu kaybederse, bu durum ya farklı bir liderin liderliğinde başka bir hükümetle ya da çoğunluğu elde etmeleri halinde muhalefet tarafından kurulan bir hükümetle sonuçlanabiliyorsa Imran Khan istifa etmelidir. Tam da bu noktada anayasa Imran Khan’a kendi istifasını kendisinin vermesini söylediği için durum ıskartaya çıkabilir.
Pazartesi günü, Imran Khan Hükümeti ,Yüksek Mahkemeye başvurdu. Mahkemeden, parti içi muhalif milletvekillerinin ihraç edilebileceği Pakistan Anayasası’nın 63-A Maddesini yorumlamasını ve bu hükmün muhalif faaliyetlerde bulunan milletvekilerinin önleyici olarak oy kullanma hakkının askıya alınıp alınamayacağını netleştirmesini istedi. Mahkeme, konuyu görüşmek üzere beş kişilik bir heyet oluşturdu. Bir sonraki duruşma 24 Mart’ta.
Imran Khan, kendisini kurtarmak için Yüksek Mahkeme’ye umut bağlamış gözüküyor çünkü Meclis Başkanı Asad Qaiser’in 22 Mart’a kadar Meclis’i toplaması gerekiyordu. Ancak Meclis Başkanı, devam etmekte olan İslam İşbirliği Teşkilatı toplantısında talep edildiği için 22-23 Mart tarihlerinde Meclis binasının müsait olmadığını öne sürerek, oturumu 25 Mart tarihine aldı.
Açıkçası Imran Khan’ın güvenoyu alıp almamasından daha önemli olan sonrasında durumun iç savaşa dönüşme ihtimali . 27 Mart’ta muhalefet ve iktidar Islamabad’ta aynı meydanda miting çağrısı yapmış konumdalar. Ayrıca Imran Khan’ın , ordu şefini görevden alabileceğine dair spekülasyonlar da var. Bu da darbe ihtimalini ortaya çıkarıyor.
