Bu yılın başında Joe Biden’ın seçilmesi ve Draghi’nin İtalya’da hükümeti kurması bizlere bir şey anlatıyor gibi.
Dünyada ve ülkelerinde diplomasiye daha çok önem veren isimler iktidara gelmeye başladı. Biden’ın seçilmesi sonrasında Draghi ‘nin İtalya’da hükümeti kurması dünyanın yarını için bir işaret mi diye düşündürmeye başlattırdı.
Biden’ın iktidara geliş öyküsünü aday adaylığının başından beri konuşuyoruz. Kendisinin ülkede demokratlar ve cumhuriyetçiler tarafından da makul bir isim olduğu ve Trumpizme karşı ortak bir koalisyonla geldiğini söyleyebiliriz.
Armin Laschet’in Merkel’den sonra genel başkan seçilmesi ve yine Merkel bakış açısında olan birinin AB’nin en büyük ekonomisinin başına geçmesi ile aşırı sağın yükselişine dahi izin verilmeden önünün kesilmesi de bir diğer örnek olarak gözümüze çarpıyor.
Son olarak da Conte’nin istifasından sonra hükümet kurma görevinin verildiği 2012 yılında Euro’yu kurtaran eski Avrupa Merkez Bankası başkanı Draghi’nin başbakan olarak yemin ederek göreve başlamasıyla bir başka ülkede daha ortak akıl koalisyonu kuruldu.
Bu yaşananlar bize geleceğe dair önemli veriler sunuyor. Son 10 yılda popülist liderlerin kullandıkları dil ve yaptıkları artık toplumlardaki karşılığını kaybetmeye başladığını ve siyasi iklimin değişmeye başladığını söyleyebiliriz. Fakat popülizm hala çok güçlü ve ancak birleşerek karşı konulabilecek bir durumda.
Bu sebepledir ki bu üç ülkede yaşananlar eski bildiğimiz demokrasilerdeki diğer ülkelere de örnek oldu ve bu ülkelerdeki muhalefetler ortak akıl üzerinden birleşerek ancak seçim kazanabileceklerini deneyimlemiş oldular.
Gelecek dönemde diplomasiye ve küresel siyaset dengesine kıymet veren birçok ismin geleceğini öngörmek çokta yanlış bir bakış açısı olmaz. Bunun özellikle Hollanda’da ve Fransa’da yapılacak seçimlere etkisinin olmasına kesin gözüyle bakıyorum.
Pandemi süreci ile dünyada yaşanan buhrana çözüm olur mu bilinmez ama gelecek 2 yıl içerisinde yapılan diğer seçimlerde de büyük koalisyonlar , güçlü kabine ve makul lider üçlemesini gördüğümüz çok sayıda ülke olacaktır. Son yıllarda yaşanan diplomasi yoksunluğuna karşı diplomasinin tekrar vukuu bulmasının tek yolu bu.
