“Büyük oyun” veya “büyük kumar” terimi, önde gelen iki Avrupa imparatorluğu olan Çarlık Rusya ve İngiltere arasındaki düşmanca rekabeti temsil etmek için on dokuzuncu yüzyılda üretilmiş bir kavram. Afganistan 1970’lerden 1980’lerin sonuna kadar bir başka “büyük bir oyun” olan Sovyetler Birliği ile ABD arasındaki vekâlet savaşına sahne olmuştu. Bu oyunda Pakistan’ın ve İran’ın da “patronlarının” atadıkları küçük rolleri vardı. Kızıl Ordu’nun Afganistan’ı işgali ise “büyük oyunun” ikinci turunun başlangıcı oldu.
Afganistan’ı “Tek Kuşak, Tek Yol” adlı küresel “yapbozunu” tamamlamak için önemli bir araç olarak gören Çin Halk Cumhuriyeti. Hindistan, Rusya ve elbette ABD gibi bu büyük oyunun diğer ortakları çok fazla gürültüyle varlık gösterirken, Çin Afganistan’da -Kabil’de mahalle çocuklarının dediği gibi- her zaman “sönük ışıklar” gibi hareket ediyor. ABD ve NATO müttefiklerinin geri çekilmesi, Çin’in büyük oyunun ana oyuncusu olarak ortaya çıkmasının yolunu açıyor.
Nerden Çıkarıyorum Peki Bunları ?
Taliban , Afganistan konusu fazlasıyla gündemde ,bu konuda gözlerden kaçan önemli bir detay ise ÇİN. Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hua Chunying, geçtiğimiz günde düzenlenen basın toplantısında, “Afganistan’da büyük değişiklikler yaşandı. Afgan halkının istek ve tercihlerine saygı gösteriyoruz.” dedi.
Büyük ihtimalle Taliban’ı meşru yönetim olarak tanıyan ilk ülke Çin olacak. İşin bir diğer enteresan noktası da Taliban’ın vilayetleri bir bir kontrol almasından bir hafta önce 29 Temmuz’da gerçekleşen Çin Dışişleri Bakanı Vang Yi, Taliban’ın Katar’daki Siyasi Bürosunun Başkanı Molla Abdul Gani Birader görüşmesi.
Görüşmede Vang, en büyük komşusu Çin’in öteden beri Afganistan’ın egemenliği, bağımsızlığı ve toprak bütünlüğüne saygı duyduğunu, bu ülkenin iç işlerine karışılmaması konusunda ısrarcı olduğunu dile getirdi. Bu görüşmede Vang, “Afganistan, Afgan halkına aittir, Afganistan’ın geleceği ve kaderi Afgan halkının elinde olmalıdır” ifadesini kullandı.
Taliban’ın Katar’daki Siyasi Bürosu Sözcüsü Muhammed Naim de Twitter’da “Görüşmelerde siyaset, ekonomi ve her iki ülkenin güvenliği ile Afganistan’ın mevcut durum ve barış süreci ile ilgili konular ele alındı” paylaşımında bulundu. Naim ayrıca Taliban heyetinin Çin’e, Afgan topraklarının hiçbir yabancı ülkeye karşı kullanılmasına izin vermeyeceklerine dair güvence verdiğini kaydetti.
Çin ile Taliban arasındaki ilişki de yeni değil.
Çin Taliban’la işbirliğini askeri alanda gerçekleştirmiş durumda. Taliban Afganistan’ın başta Logar vilayeti olmak üzere, kontrolündeki çeşitli bölgelerde Çin’in yatırımlarını ve teknik personelini koruyucu bir rol üstlendi. Bu koruma görevi karşılığında Çin Taliban’a çeşitli silahlar sağlıyor. İlginçtir ki Çin silahları Taliban’a Pakistan üzerinden değil, İran üzerinden ulaşıyor.
Afganistan Çin için birkaç açıdan önemli. Özellikle Çin’in Rusya Federasyonu’ndan sonra dünyada en çok sınır komşusuna sahip ikinci ülke olduğuna dikkat edilmeli. Söz konusu ülkenin kara sınırını paylaştığı 14 ve deniz sınırını paylaştığı en az 5 komşusu bulunuyor. Bunlar arasında, Çin’in sadece iki komşusuyla -Pakistan ve Afganistan- herhangi bir toprak veya sınır ihtilafı, yahut askeri çatışma geçmişi yok.
Afganistan’ın ekonomik kalkınması açısından Çin’in yatırımlarına ihtiyacı var. Çin de kalabalık nüfusu nedeniyle enerji hammaddesi ve ulaşım yolları bakımından Afganistan’a gereksinim duymaktadır. Çünkü Pekin yönetimi Bir Kuşak Bir Yol kapsamında, Afganistan üzerinden Orta Asya, Pakistan ve İran’a ulaşmak istemektedir.
2015 yılında Çin Tacikistan’da, Afgan sınırına ve Vahan geçişine yakın bölgede askeri bir üs kurmayı başardı. Çin Pakistan’da, kendisini Orta Asya platosunun kalbinden ve Gwadar üzerinden Hint okyanusuna bağlayan, Asya’nın en büyük çok amaçlı limanlarından birini inşa etmekle meşgul. Fakat Çin Afganistan’da etkin bir varlığa sahip olmadan, bu limana giden uluslararası otoyolun istikrara kavuşturulması kolay olmayacaktı.
Çin’in hedefi Hint Okyanusu’ndan Orta Asya’ya kadar uzanan “dost” bir blok oluşturmak. İran Çin Halk Cumhuriyeti’nin bu bloğu oluşturmasına yardım ediyor. Çin’in İran’la Afganistan’da işbirliği yapmasındaki amaç ise (her ikisinin de ideolojik düşmanı gibi görünen Taliban’a yardım pahasına dahi olsa) ABD ve Rusya’yı “büyük oyunun” dışında tutmak.