Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Kabine Toplantısı’nın ardından yaptığı açıklamalar sonrası gün içerisinde 18,00 lirayı test eden dolar kuru sert düşüş yaşadı. Dolar/TL kuru 13 TL’nin altını gördü.
Öncelikle şunu söylemek lazım ki kısa vadede Türk Lirası ciddi şekilde değer kazanmaya devam edecektir. Çünkü Türk Lirası ile Dolarda para tutmanın arasındaki fark ortadan kalkmış oldu. Hatta parayı Türk Lirasında tutmanın artıdan bir de faiz getirisi getirmesi gibi bir durum ortaya çıktı.
Yani iki gün önce” Nas suresiyle” başladığı cümlenin sonunda “hüküm bu” diye bitiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, dövizdeki önü alınamaz yükseliş sonrasında faiz artışı yapmıyormuş gibi yapıp, ne kadar olduğunu kimsenin bilmediği rekor bir faiz artışı yaptı. Günlük kur artışlarının önü kesilmiş oldu.
Fakat bunun nedeni TL’ye güvenin artması değil Türk ekonomisinin tamamen dolarize olmuş olması. Basit şekilde açıklamak gerekirse bugün itibariyle hem döviz mevduat sahibi, döviz sahibidir. Hem de Türk Lirası mevduat sahibi, dövize endeksli döviz sahibidir. Bu da sistemde Türk Lirasını ortadan kaldırmış oluyor.
Yeni sürecin başarısını belirleyecek iki unsur var; güven ve sürdürülebilirlik. İlk olarak güven diyecek olursak; Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bir konuşması ile Türk Lirasının %33 değer kazanması siyasi manada büyük bir başarıdır. Fakat ekonomik olarak bu durum pek de öyle değildir çünkü kurumlar ortada kalkmış olur.
Merkez Bankası üzerinden faiz arttırmak yerine bu görevi hükümetin yapması daha öngörülemezdir. Yani bugün bu kararı veren kişi yarın hemen bu kararı değiştirme yetkisine de sahiptir. Fakat MB bir karar aldığında bir sonraki toplantısı ve hatta ondan sonraki toplantısı da şimdiden bellidir. Yeni ekonomik mevduat modelinin yatırımcılar tarafından satın alınması da tam olarak bu güven ortamının oluşmasına bağlı.
İkinci olarak sürdürülebilirlik konusuna galecek olursak. Diyelim ki ; her şey yolunda gitti ve yurtiçi yerleşiklerin 260 milyar dolarlık döviz hesapları TL’de kur farkı garantili faize geçti ve ABD Merkez Bankası FED’in bu ay açıkladığı 2022 içerisinde 3 kere faiz artırımının ilki Şubat’ta gerçekleşti. Bu varsayımda , dolar TL’nin kendi durumundan bağımsız olarak artarsa ne olacak? Bu durumda garantili mevduatlara milyarlarca TL garanti nasıl ödenecek ?
Şunu söylemek gerekiyor ki Cumhurbaşkanı Erdoğan hiç bir şey yapmazsa bir sonraki seçimde kaybedeceğini bildiğinden yeni bir yol denemek zorundaydı. Bu sebeple yeni bir risk aldı. Bugün itibariyle siyasi kariyerini belirleyecek durum Dolar/TL kurunun kendine yeni bir denge noktası bulması ve uzun süre dalgalanmadan ilerlemesi.